16 Şubat 2013 Cumartesi

Sadece Alışıyorsun



En sevdiğin ama sözlerini hiç bilmeden mırıldanarak eşlik ettiğin şarkı misali, anlamadan seviyor insan. Sevmek mantık işi değilmiş. Sözsüz müzikleri sevmeli insan, dilediği gibi doldurmalı melodileri, kendi mutluluğuyla kendi hüznüyle.

Nefes alamayacak kadar kalbin ağırır ya bazen. Gitmek istersin ayakların bile düşman kesilir sana. Olduğun yerde istemediklerinle yaşamayı öğretir sana hayat, önce nefret etmeyi öğretir sonra alışmayı. Hırçın bir burukluk hissi kaplar sonra tüm bedenini, artık bir şeylerin önemi de kalmaz hem. Hareket ettikçe bataklığı özlersin üstelik.

Kimsenin bilmediği izbe bir evin küçük penceresinden hayata bakıp kasvetin içinde duran merhaba'larının mutluluğuna üzülürsün, biz' kelimesi acımasız tek'liğine bürünür, anılar artık sahipsiz kalır. Anıların artık bir adı olur; elveda.

Ölü düşlere siyah bulutlar yollarsın, satırlar ıslanmaya başlıyor sonra bilirsin. Giden son trenin arkasından bırakırsın göz yaşlarını. Sessizlik sıvazlarken sözlerini, rüzgar fısıldar kulaklarına hüznü. Dilde kan tadı var, bastırılarak yazılan sayfaların izi sakinleşmiyor.

Küçük bir hatıranın peşinde dolanır gece, puslu bir geleceğin içine haykırır umut şarkılarını. Süzülür boşluğa olanca hızıyla anıların kiri. Sertleşen her dalgada daha da alevlense de düşüncelerin, soğuktan buz tutan çehreni çözemez. 

Karanlığa alışırsan senin aydınlığın o olur artık. Gözlerinin kamaşması mutluluktan değil, sadece alışıyorsun. Tüm gücünle yarattığın bir mumun ışığı sana yetiyor. Kapının ardındaki güneşe aldanıp kapıyı açarken onun yarattığı rüzgar ile sana ait olan her şeyi söndürüyorsun.

Bir sen daha umudun olan güneşte eriyor. Şimdi ayakların da düşman sana, önce nefret edeceksin kendinden sonra alışacaksın. Çırpındıkça daha da batacaksın. İsyan etmeyi öğreneceksin, sonra susmanın değerini anlayacaksın. Daha fazla susacaksın. 

                                                                                                         Susarak isyan edeceksin; sessizliğe.



.